TÜRKİYE’DE TEKSTİL KİMYASALLARI ÜRETİMİ HANGİ AŞAMADA
Kimyasallar diğer sektörlerde olduğu gibi tekstil sanayinde de geniş bir kullanıma sahiptir. Kimyasallar sentetik iplik üretiminden, doğal elyaftan mamül ipliklerin üretimine, iplikten mamül kumaşların yada örgülerin imalat aşamasında ve bu tekstil mamüllerinin boya, baskı, apre ve kaplama süreçlerinde ; teknik tekstillerin, akllı tekstillerin üretiminde kullanılmaktadır.
Ülkemizde önemli oranda isdihtam ve katma değer yaratan tekstil sanayinin temeli kimya sanayine dayanmaktadır. Ne varki sektördeki sorunlar da giderek büyümektedir. Hiçbir ülke temel bilimleri yani matematik, fizik, kimya, biyoloji gibi önemsemeden ve bu alanda ciddi bir eğitim sistemine sahip olmadan kısaca bilim üretmeden gelişmişlik düzeyini yakalayamaz. Gelişmişlik dediğimiz kavram salt ekonomik gelişmişliği kapsamaz. Ekonomik gelişmişlikle birlikte bilimde, sanatta, edibiyatta, felsefede ve eksiksiz demokraside saygın bir düzeyi yakalamakla olur. Gelişmişlik evrensel düzeyde eserler ortaya koyan bireylerede sahip olmayı içerir. Gittikçe bilimsel ve laik eğitimden uzaklaşan eğitim anlayışı ile Türkiye geleceğini karartmaktadır. Bir önceki yıl yök başkanı sayın Gökhan ÇETİNSAYA ülkemizdeki olumsuz gelişmeler karşısında üniversitelerin sessiz kaldığını giderayak dillendirdiğinde bir gerçeği vurgulamıştı. Ne yazıkki görevdeyken bu kaygısını dillendirmekten imtina etmişti.
Tekstil kimyasalları, tekstil boyaları ve binderler hariç ağırlıklı olarak yüzeyaktif maddelerden üretilmektedir. Yüzeyaktif maddeler bilindiği üzere uzun hidrokarbon zincirine sahip ve sınıflandırılırkende anyonik, nonyonik, katyonik ve amfoterik olmak üzere adlandırılır. Bu hidro karbonların eldesinde yağ asitleri yada esterlerinden yararlanılır.
Ülkemizde ; ithal edilen bu ürünler seyreltilerek yada birbirleri ile belli oranda karıştırılarak tekstil kimyasalları adı altında pazarlanmaktadır. Biz kimyacılar eğer bir işlemde reaksiyon varsa buna proses; eğer herhangi bir reaksiyon olmaksızın yapılan seyreltme, tozlaştırma, granürleştirme, öğütme işlemlerine operasyon deriz. Proses kimya ve kimya mühendisliği disiplinlerinin ortaklaşa katkısı ile gerçekleştirilebilir. Binderler tekstil boyaları üretimi ve esterleştirme reaksiyonları hariç diğer tekstil kimyasalları ithal konsantre ürünlerin seyreltilmesine yada karışımına dayanan basit işlemlerdir. Ülkemizde sentez yapmak demek olan proses işlemlerini uygulayan firma sayısı çok çok azdır. Bu cümleden olarak tekstil kimyasallarında dışa bağımlılık söz konusudur. Merak edenler için ithal edilen miktarları ve ödenen döviz tutarları resmi kurumlar yada KİMYA SANAYİCİLERİ derneğinin internet sitesinden görülebilir.
Tekstil sanayi çevreye verdiği zarar açısından sorunlu ve kirletici atıkları olduğundan batı bu sektörü az gelişmiş ülkelere bilinçli olarak kaydırmış bulunmaktadır. Tıpkı çimento ve diğer ağır sanayi dallarında olduğu gibi.
Sektörde bulunanlar aralarındaki konuşmalarda tekstil sanayindeki insan ilişkilerinin çok sorunlu olduğunu dillendirmelerine rağmen yazı dilinde bu konu pek dile getirilmemektedir. Bir taraftan teknik personel trafiğindeki yükseklik, diğer taraftan geleneksel ticari eğilimlere aykırı olarak gelişen sözde durmama, borçlara sadakatsizlik sektörde ciddi sıkıntılara sebep olmaktadır. Kum tepelerinin yer değiştirmesi gibi sektörde işletmeler oluşmakta, kaybolmaktadır. Bu durum sektörde çalışanlara, iş yapanlara olumsuz yansımaktadır. Bütün bunlardan eğitimli insan faktörünün önemini anlamamız gerekmektedir. Örneğin metal sanayinde işveren ve çalışanların daha eğitimli olmasıdır.
Tekstil sanayinde bolca kullanılmakta olan tekstil kimyasallarının üretimindeki ana girdilerin ülkemizde üretimi teşvik edilmeli ve özendirilmelidir. Gerek üniversitelerde gerek sektörde arge ve ürge’ye önem verilmeli yurt içi üretim olanakları araştırılmalıdır.
Osman DEMİR
Kimya Müh.