SİTEMİZ İLK RÖPORTAJINI YEŞİM TEKSTİL CEO’SU ŞENOL ŞANKAYA İLE YAPTI
- Yeşim Tekstili kısaca tanıyabilir miyiz?
1983 yılında 76 çalışanı ile 13 bin metrekarelik bir alanda üretime başlayan Yeşim Tekstil bugün, 340 bin metrekarelik bir alanda, 2500’ü kendi bünyesinde, geri kalanı da birlikte çalıştığı fason firmalarda olmak üzere yaklaşık 10.000 kişiye istihdam sağlıyor. 33 yıl önce ev tekstili ile üretime başlayan firma bugün ev tekstilinin yanı sıra hazır giyim sektöründe de dünyaca ünlü markalar için üretim yapıyor.
Yeşim’in, günlük üretim kapasitesi 50 ton örme, 60 ton boyama, 100 bin metre baskı ve 150 bin adet hazır giyim ile 100 bin adet ev tekstilidir. Yeşim, dünyada hazır giyim sektöründe aynı çatı altında iplikten mamul ürüne kadar tüm işlemleri kendi bünyesinde yapabilen en büyük dört entegre tesisten biri olmasının yanı sıra, Türkiye’de yarattığı istihdam alanıyla da en büyük firmalar arasında yer almaktadır. Yeşim Tekstil hazır giyimde Nike, Esprit; ev tekstilinde ise Matheis Schlafgut firması ile stratejik ortaklık yapmaktadır. Diğer üretim yaptığımız markalar ise Zara, Pull&Bear, Massimo Dutti, Bershka, Tommy Hilfiger, Mexx, Hugo Boss, Calzedonia, Tchibo, Converse’dir.
- Yeşim Tekstil kurum içi çalışmalarıyla da ön plana çıkıyor. Çalışanlarınıza sunduğunuz sosyal olanaklardan ve projelerden bahseder misiniz?
“Önce İnsan” felsefesini kendine ilke edinen Yeşim Tekstil, çeşitli aktiviteler düzenleyerek, çalışanların sosyal yaşamına da destek veriyor. Kurumsal İletişim Departmanı’nın liderliğinde farklı ilgi alanlarına yönelik olarak hayata geçirilen Sosyal Aktivite Kulüpleri birçok faaliyete imza atıyor. Her çalışanın gönüllü olarak üye olabildiği ve faaliyetlerine katıldığı Sosyal Aktivite Kulüpleri gerçekleştirdikleri etkinliklerle çalışanların sosyal hayatını renklendiriyor ve kişisel gelişimlerine katkı sağlıyor.
Yeşim, 1986 yılında kurulan kreşiyle çalışan annelerin en büyük yükünü paylaşırken, firma bünyesinde 2002 yılından bu yana faaliyet gösteren Kadınlar Kulübü’nün etkinlikleriyle kadın çalışanların sosyal ve kültürel gelişimini destekliyor.
Yeşim Tekstil, 2013 yılından bu yana “Kadın değişirse, toplum değişir” sloganı ile yola çıkarak kadın çalışanlarına yönelik Kelebeğin Dünyası projesini hayata geçirmiştir. Yeşim, bu proje ile Avrupa Uluslararası Soroptimist Eylem Fonu’ndan hibe almaya hak kazanarak, bu konuda yaptığı çalışmaları global arenada da duyurmayı başardı. 2014 yılında Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu’na üye olan Yeşim Tekstil, aynı zamanda Global Compact Türkiye Kadının Güçlenmesi Çalışma Grubu’nda eş başkanlık görevini yürüterek Türkiye’de kadınla ilgili çalışmalara liderlik etmektedir.
Yeşim Tekstil, kadın-erkek eşitliği ve kadınların ekonomik hayatta güçlenmesi için, United Nations Women ile United Nations Global Compact tarafından ortaklaşa oluşturulan “Kadının Güçlenmesi Prensipleri”ne de (WEPs) 2015 yılında imza atmıştır. Attığı bu imzayla birlikte cinsiyet eşitliğine ve kadının iş hayatında, toplumda güçlenmesine yönelik çalışmalar yapacağına ve bu çalışmaları da her yıl raporlayacağına dair söz vermiştir.
Tüm bu çalışmalara ek olarak TÜSİAD’ın (Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çalışma grubunda da yer alan Yeşim Tekstil, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu’nun yürütmekte olduğu “İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı Projesi”nin de Üst Danışma Kurulu’nda görev almaktadır. Hollanda Başkonsolosluğu hibesi, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ve IPSOS’un araştırma desteğiyle hayata geçirilen proje, iş dünyasında kadın hakları konusunda farkındalık yaratmayı ve kadınların çalışma ortamlarını iyileştirerek iş yaşamında daha etkin rol alabilmelerini hedefliyor.
Yeşim Tekstil kadının güçlenmesine yönelik yaptığı çalışmalarla ise, 2014 Mayıs ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen “çalışma hayatında toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi” çalışmaları kapsamında yapılan yarışmada Türkiye’de en iyi 2. firma seçildi.
Ayrıca Yeşim Tekstil, iş yerinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması amacıyla kadına yönelik şiddete tolerans göstermeyen bir iş kültürünün geliştirilmesi için “Evde İşte Eşitlik” projesini başlattı. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından, TÜSİAD’ın iş birliği ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ile Sabancı Vakfı’nın desteğiyle hazırlanan “Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle İlgili İş yeri Politikaları Geliştirme ve Uygulama Rehberi” için Türkiye’deki 17 pilot firmadan biri olarak seçilen Yeşim Tekstil, “Evde İşte Eşitlik” projesi ile çalışanlarında bu konuya yönelik bir farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Çalışanlarının kişisel ve mesleki gelişimlerine katkıda bulunmak için daha bir çok etkinliği hayata geçiren Yeşim Tekstil’de, çalışanlarımızdan motivasyon ve gelişimlerine yönelik pozitif katkılar olduğu konusunda geri dönüşler alıyoruz.
- Uluslar arası standartlarda çevre dostu üretim yapıyorsunuz. Çevre dostu projeleriniz ve sürdürülebilirlik çalışmalarınız nelerdir?
Yeşim olarak kanunen istenen arıtma tesise sahip olmamız, çevresel uygulamalar kapsamında aldığımız SA 8000, OEKO TEX ve ISO 50001 gibi ulusal ve uluslararası belgelerin yanı sıra gönüllü olarak birtakım çalışmalar da yapıyoruz. Bu kapsamda yapılan çalışmaların başında enerji, su ve ısı tasarrufu ile ilgili projeler geliyor. Doğaya dost üretimi ilke edinen firmamız bu kapsamda 2008 yılında Enerji Bakanlığının “Sanayide Enerji Verimliliği” konulu proje yarışlmasında 1. oldu. Ayrıca Yeşim Tekstili’in üretimde kullandığı tüm malzemeler, çevreye zarar vermediği uluslararası belgelerle ispatlanmış olan firmalardan satın alınmaktadır.
Yeşim Tekstil olarak elimizden geldiğince, ürettiğimiz ürünlerin kendi yaşam döngüsünde çevreye zararlı etkisini azaltmak istiyoruz. Bunun için de kaynakları daha az tüketerek, ürünleri tekrar kullanarak, yeniden işleyip kullanışlı hale getirerek doğaya dost üretim için alternatif çalışmalar geliştirmeye çalışıyoruz. Firmamız 2001’den bu yana sürdürdüğü organik üretimini iki yıl önce aldığı uluslararası organik üretim sertifikasıyla belgelendirdi.
Ayrıca Yeşim Tekstil olarak bu bilinci çalışanlarımıza, müşterilerimize ve tedarikçilerimize yaymak için de planlı ve sistematik olarak birtakım çalışmalar da yapıyoruz. Çalışanlarımızı “yeşil fabrika” olma konusunda sürekli eğitiyor ve onları bizim bu çabamıza destek vermesi için bu çalışmaların içerisine dahil ediyoruz. Çalışanlarımızın üyesi olduğu Çevre ve Sosyal Sorumluluk Kulübü ise bu konudaki çalışmaları genele yaygınlaştırmamıza gönüllü olarak destek veriyor.
- Nano teknolojik kumaş üretiminiz ve organik kumaş üretiminizden bahseder misiniz?
Yeşim olarak Ar-Ge ve Ür-Ge’ye çok önem veren bu konuda hem insan hem de firmaya yatırım yapan bir firmayız. Zaten günümüz koşullarında ayakta kalabilmek için böyle yapmamız da şart. Nike, Burberry, Hugo Boss, Zara, Esprit gibi dünyanın en iyi markalarıyla çalışıyoruz, onların üreticisi olarak bir adım önde olmamız sürekli alternatif sunmamız gerekiyor. İnovatif kumaşlarımız ilk etapta bize sipariş olarak dönmese de firmamızın vizyonunu ve üretim kapasitesini göstermemiz açısından çok önemli. Bu yüzden sürekli yeni ürün çalışması yapıp, müşterilerimize sunuyoruz. Bugüne kadar doğal elyafta terletmeme ve kuru kalma, güneş ışığını geçirmeme ve vücudu güneşin zararlı ışınlarından koruma, her türlü kötü kokuyu ve teri yok etme ve düz bir kumaş iken suyla temas ettiği anda desenini gösterme, deri görünümlü pamuk örme kumaş gibi farklı özellikleri ile dikkat çeken kumaşlarımız sektörün ilgisini çekti.
Müşterilerimizi de çevre dostu ürünlere yönlendirmek için onlara organik, recycle gibi doğa dostu kumaş alternatifleri de yaratıyoruz. Bugüne kadar “e-fabric” adı altında doğaya dost kumaşlar üreten Yeşim, 2011 yılında Yeşim Recycle markasını yaratarak Türkiye’de pamuklu kumaşta geri dönüşümü uygulayan ilk firmalardan biri oldu. Bu konuda yaptığımız kumaş çalışmalarını da Yeşim Organik ve Yeşim Recycle olarak markalaştırdık.
- Son dönemde Ar-Ge çalışmaları sonucunda pazara suduğunuz yeni ürün var mı?
AKSA ile yaptığımız iş birliği sonucunda doğa dostu bir kumaş ürettik. Comfort Life adı verilen kumaş, optimum seviyede nem emici özelliğe sahip termal bir kumaş olarak öne çıkıyor. Liflerle üretilen kumaş, pamuk ve dolayısıyla su tüketimini azalttığı için doğa dostu kumaş olarak konumlandırılıyor. Tüm analizleri Hohenstein Laboratuarları’nda yapılan Comfort Life’ın muadillerinden farkı ise; tüketiciye daha hafif, daha rahat, daha serin ve terletmeyen bir kullanım sunması.
- Yeşim Tekstil’in gelecek için hedefleri neler?
Bundan sonra daha fazla yurt dışında büyümeyi hedefliyoruz. Çünkü sektörünüzde belli bir noktaya geldiğinizde ve liderliğe oynadığınızda, ilerlemenin yolu sınırları aşmaktan geçiyor. Dünyadaki son gelişmelerle birlikte tekstil sektörünün de içinde bulunduğu değişim süreci bizi de bu yönde harekete geçirdi. Bu çerçevede kendimizi ve iş yapış şekillerimizi çağın gerekliliklerine göre sürekli güncelliyor ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Bu kapsamda, önümüzdeki beş yıl içinde şirketimizin üç kat büyüme gerçekleştirmesini hedefliyoruz.